16 Mayıs 2012 Çarşamba

Mısır'da olanların "iç yüzü"nü açıklamış birisi

Mısır'daki devrim'in iç yüzünü açıkladığı söylenen Google yöneticilerinden bir şahsın konuşması yayınlanmış.

Her şey kılıfına uygun, her şey mükemmelen yazılmış ve muhteşem bir sunumla toplumlara aktarılmış. Zulüm görmüş olan toplumlara.. Sanırım zulmün tanımı tam da İslam peygamberinin bundan yüzlerce yıl önce söylediği gibi tam tersine değiştirilmiş. Zulmü yapanlar zulüm görenler olarak ortalığa atılmış ve siz kimlerden bahsettiğimi çok iyi biliyorsunuz.

"Onlar Muhammedi evlerindeki çocuklarından daha iyi tanıdılar (idrak ettiler), fakat dinlerini dünyalarına sattılar".

Gerçekte bu şahıs ve diğer başka birçok şahıs bazı zulümler görmüş olabilirler. Birilerinin onlara gönderme yapması, sözde onlara sahip çıkıyormuş gibi göstermesi zulmün karşısında olduklarını göstermiyor tek başına; aslında tam da tersine, daha fazla zulüm yapabilmek için kitlesel hareketi sağlamalarına yardımcı oluyor sadece. "Size zulüm yaptılar, hadi saldıralım.." bunları söylediklerinde birçokları galeyana gelir ve neye karşı olduğunu bilmeden sağa sola saldırır, zulmü yok etmek için kıyam ettiğini zanneder fakat zulmü icat etmiştir. Ve o gazı verenlere bakarsınız ortada yoklar. Sadece olaylar başladığında ve bittiğinde sahneye çıkarlar, her şeyi onlar yönetirler. Topluluklar sadece yedikleri gaz ve yaptıklarının sonuçları ile kalırlar.

Bugün sözde Suriye'nin Dostları isimli gruplar toplantılar yapıyorlar. Sözde bazı kimseler Suriye'den gelen bir takım üç beş kişilik grupları Suriye'nin yeni yöneticileri olarak kabul ediyor. Kime göre? Neye göre? Gerçekten de Suriye halkını mı temsil ediyorlar? Yoksa yapılmakta olan işleri örtmek için kullanılan birkaç Suriyeli yüzden mi ibaretler?

Muhaliflerin lideri filankes.. diye sunumu yapılıyor bu vatandaşların. Neye muhalifler ve kime göre lider??

Erdoğan bugün Suriye cumhurbaşkanı Yardımcısı Maliki'yi destekliyoruz diyor. Bir ülkeyi karşısına alarak. Bunda maslahat görmüş olabilir; fakat yine neye göre? Erdoğan Maliki'yi şahsen tanıyor da mı ona bu kadar güveniyor? Yahut da hukuku ortadan kaldırdı da kişisel kararlarla mı ülkelerin yönetimine karışıyor? Türkiye Cumhuriyeti başbakanı neye dayanarak bir başka ülkenin siyasi işlerinde bu kadar kesin konuşarak şahsi söylemlerde bulunuyor. "Maliki'yi her zaman destekleyeceğiz" diyor; ölçüsü nedir bunun? Onu neye karşı destekliyoruz? Paranteze sığmayacak kadar bir de hatırlatma var; Erdoğan sözde Esad'ı da destekliyordu yıllarca; bugünse kan kusuyor ona karşı.

Bunlar sadece birer örnek. Videoda söylenenlere odaklanalım, dün silahla başarılamayanın bugün Google ile nasıl başarıldığının öyküsünü dinleyelim:

http://www.ted.com/talks/lang/tr/wael_ghonim_inside_the_egyptian_revolution.html

Konuşmanın yapıldığı salon dahi çok anlam katıyor olaya. Gerçekte Mısır veya Mısırlı kimin umurunda? Barack Obama ile sosyal ağlar konusunda "özel bir görüşme" yapan Mark Zuckerberg'in mi? Yoksa "kendi ülkenizde dahi olsa bizim istemediğimiz kişilere satış yapamazsınız" diyen, sağa sola demokrasi götürmeye kalkışan hükümetlerin mi umurunda? Yahut da Filistin'de insanlara yardım götürmeye giden kişileri öldürenlerin mi umurunda gerçekten Mısır halkı?

Mısır halkı topluca bir kafesten bir başka kafese, kendi istekleriyle ve seve seve sürüldüler. Bundan haberleri bile olmadı günlerce Tahrir Meyda'nında sabahlayıp avazları çıktığı kadar bağırırken. Maalesef aradan biraz zaman geçip işin iç yüzü ortaya çıkmaya başladıkça bayram gibi kutlamalar "bir dakika ya noluyor???" gibi düşüncelere bıraktı yerini. Anlamaya başladılar aslında Tahrir'de toplanıp Mübarek'i devirme işlemlerinin kendilerinin değil çok küçük belirli bir grubun "başarısı" olduğunu. Evet, Mübarek'in gitmesi gerekiyordu; ama yerine kimin geleceğine karar verecek olanlar baştan belliydi. Saddam'ı getirip sonra onu geri götürenler gibi.

Video konuşan şahıs Mısır'da olanların iç yüzünü açıklamış. Buyurun ben de onun söylevinin iç yüzünü açıklıyorum:

"Siz ahmaklar, Viki’de, Google’da, Facebook’ta size ne söylersek onu yapıyorsunuz, evet Mısır’daki devrimi siz yaptınız, ve bundan sonra da ne istersek bön bön onu yapacaksınız, hem de kendiniz başardınız zannederek yapacaksınız. Bizim istediklerimizi huşu ile, zevk duyarak yapacaksınız, kul gibi, köle gibi yapacaksınız ve bunu insanlık için, sizin için faydalı zannedeceksiniz, şimdi bu videoyu iftiharla izleyin, kahramanlarım benim. Bu dediklerimi Google’da arayıp Facebook’ta paylaşmayı da unutmayın!"